Tarih İstanbulda depremin kaçınılmaz olduğunu gösteriyor
Geçtiğimiz pazar meydana gelen 4,4 büyüklüğündeki deprem, İstanbul’da yaşanması muhtemel büyük felaketi akıllara getirdi. Bu sarsıntıların normal olduğunu vurgulayan uzmanlar, tarih boyunca İstanbul’da görülen depremlere işaret ederek bu gerçekle yüzleşmenin kaçınılmaz olduğunu söyledi.
İstanbul pazar günü 4,4 büyüklüğünde bir depremle sarsıldı. İstanbullulara deprem gerçeğini hatırlatan sarsıntı yine pek çok görüşün ortaya atılmasına sebep oldu. Uzmanlar, depremin tarihî kent için kaçınılmaz bir gerçek olduğunu vurgularken tarih de İstanbul’un MÖ 2. yüzyıldan MS 19. yüzyıl sonuna kadar 16 büyük sarsıntı yaşadığını gösteriyor. 1766 ile 1894 yılla arasında tam 128 yıl deprem görmeyen şehir, 10 Temmuz 1894′te yine bir felakete şahit olmuş. 1894′teki depremden sonra başlayan ikinci bir suskunluk döneminin sonunda ise 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi gerçekleşmiş. Marmara’nın son 2 bin yıllık tarihinde 6,5′ten büyük 50′ye yakın deprem olduğunu söyleyen eski Türkiye Deprem Konseyi Başkanı Prof. Dr. Haluk Eyidoğan, bu büyüklükteki depremlerin her zaman olabileceğini ve olmaya da devam edeceğini aktardı. Deprem için öncü, haberci olduğunu söyleyecek bir tekniğin bulunmadığını belirten Eyidoğan, pazar günü yaşanan depremle ilgili de, “Depremden sonra söylentiler çıkar. Bu deprem, bilimsel açıdan olası büyük depremin yerini gösteriyor. Depremin yerini ve özelliklerini göstermesi açısından önemli.” dedi. Son 4 senede Marmara’da 1,0′den büyük 5 bine yakın deprem kaydedildiğini anlatan Eyidoğan, bu depremin de onlardan biri olduğunu ancak daha büyük olduğu için hissedildiğini kaydetti.
Eski Kandilli Rasathanesi Müdürü Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara da öncü ve haberci deprem kavramlarının tamamen yanlış olduğunu dile getirdi. İstanbul’un tarih boyunca pek çok deprem yaşadığını aktaran Eyidoğan, “Marmara Bölgesi’nin son 2 bin yıllık tarihine baktığımız zaman 6,5′ten büyük 50′ye yakın deprem var. Son 4 senede ise Marmara’da 1,0′den büyük 5 bine yakın deprem kaydedildi. Bu depremler de onlardan biri, sadece daha büyük olduğu için hissedildi.” diye konuştu. Eyidoğan, depremin önceden bilinmesi ile ilgili de şunları söyledi: “Dünyada depremin önceden bilinmesiyle ilgili de birçok çalışma var. Ama gelinen noktada elimizde depremi önceden bildiren bir cetvel ve metot yok. Ayrıca depremi önceden bilmek için çok büyük duyarlılıkla hesaplamak gerekiyor. Kesine yakın bir eminliğin olması gerekiyor. Böyle bir bulgu elde edilirse bunu açıklamak da ülkeyi yönetenlere aittir. Kişisel bazda yapılan çalışmaların da mutlaka bilimsel bir kurul tarafından değerlendirildikten sonra topluma açıklanması gerekir. Bununla ilgili etik kurallar var.”
Tarihte İstanbul depremleri
325 İstanbul, 24 Ağustos 358 Kocaeli-İznik-İstanbul (Tsunami görüldü), 427 İstanbul-İzmit-İznik, 8 Aralık 447 İstanbul-İzmit, 25 Eylül 478 İstanbul, 15 Ağustos 553 İstanbul-Kocaeli, 715 İznik-İstanbul, 16 Mayıs 865 İstanbul, 26 Ekim 986 İstanbul-Trakya (Tsunami Görüldü), 23 Eylül 1064 İznik-Bandırma-İstanbul (Tsunami görüldü), 23 Eylül 1344 İstanbul, 1462 İstanbul, 14 Eylül 1509 İstanbul-Edirne (Tsunami görüldü), 6 Şubat 1659 İstanbul, 25 Mayıs 1719 İstanbul-İzmit-Karamürsel, 2 Eylül 1754 İzmit Körfezi-İstanbul, 22 Mayıs 1766 İstanbul (Tsunami görüldü), 10 Temmuz 1894 Adalar-İstanbul
