İngilizlerin İstanbul Rüyası!
Yüzde 50 ilave vergiden bunalan Londra’daki finançılar İstanbul’a kaçış için Babacan’ın nabzını yokladı..
Dünyada finansın iki kalbi olduğu varsayılır. Birisi New York, diğeri ise Londra. Buralarda çalışan finansçılar da filmlere konu olmuş hayatlarıyla, paranın altın çocukları olarak kabul edilir. Fakat son kriz bu dengelerin hepsini değiştirdi.
Lehman’ın batışıyla işsiz kalan finansçılar sokaklarda ellerindeki kolilerle görüntülendi. Finansçılar bir anda kriz mağdurlarının hedefleri haline geldi. Krizin arkasından bu sektörde çalışanlara getirilen önlemler de cabası. Finans dünyasının iki kalbinden biri olan Londra’da da finansçıların hayatının çok ciddi şekilde değiştiğini, Devlet Bakanı Ali Babacan söyledi.
İstanbul Menkul Kıymetler Borsasının (İMKB) ”Halka Arz Seferberliği-İstanbul Zirvesi”nde görüntülü mesajı yayımlanan Babacan “İstanbul parlayan bir yıldız” dedi
Ufuklarının halka arz seferberliğinden çok daha ötesine uzandığını vurgulayan Babacan, ”Biz İstanbul’u öncelikle bir bölgesel ama hemen daha sonra da küresel bir finans merkezi haline getirmek istiyoruz” dedi.
Babacan, Financial Times gazetesinin yayımlanan ekinin tamamen İstanbul’a ayrıldığına işaret ederek, ”Çok önemlidir. Dünyanın sarsıldığı, yerin yerinden oynadığı AB’nin Avro Bölgesinin ve avro para biriminin geleceğinin sorgulandığı bir dönemde, İstanbul parlayan bir yıldız olarak ön plana çıkıyor. Çok önemli bir fırsattır aynı zamanda. İşte bunu mutlaka değerlendirmemiz lazım” diye konuştu.
FİNANSÇILAR BABACAN’IN NABZINI YOKLADI
Londra’da finans piyasasında çalışanlara yüzde 50 ilave gelir vergisi konulduğunu anlatan Babacan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
”Daha sonraki dönemde baktık sorulmaya başladı; ‘Acaba biz İstanbul’a mı taşınsak’ diye, ‘Sizde vergiler ne olacak’ diye. Biz, kamu maliyemize bakın, borç stokumuza bakın, ileriye doğru bakın, siz söyleyin böyle bir ihtiyacı olacak mı Türkiye’nin. Tabii İngiltere milli gelirine oran olarak borcu hızla yükselen ve çok yüksek kamu açıkları olan bir ülke. Bütçe açığı çok yüksek. Bunu kapatacak. Nasıl kapatacak, vergilerle kapatacak. Başka çare yok. İşte o noktada İstanbul önemli fırsatlar sunacak. Dolayısıyla biz İMKB’mizi, hisse senedi piyasamızı sadece Türkiye’ye, Türk şirketlerine hitap eden bir borsa olarak görmek istemiyoruz. Biz borsamızı bölgesel bir vizyona sahip bir borsa olarak görmek istiyoruz.
Güvenle, emniyetle, insanların işlem yapabileceği bir borsa olarak görmek istiyoruz. Eğer ufkumuzu sadece Türkiye’den daha çok firmayı getirelim burada halka açalım diyorsak bu yetmez, bunun ötesine geçmemiz gerekecek.”
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, istikrar ve güven ortamı korunduğu, ülkenin, insanlarının potansiyeline, gücüne inanıldığı sürece, Cumhuriyetin 100. yılı olan 2023 yılı geldiğinde Türk finans piyasasının, gerek işlem hacmi gerek işlem gören finansal araç çeşitliliği açısından dünyada parmakla gösterilen bir piyasa haline geleceğine gönülden inandığını bildirdi. Babacan, ”Bunun için aslında herşeyimiz var. Potansiyel orada. Un var, şeker var, hep beraber o helvayı yapmamız gerekiyor. Bunun için çalışmamız gerekiyor dedi.