Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz dizisine bir transfer daha

Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz’a bir transfer daha Kurtlar Vadisi Pusu’dan bir isim daha Çakır’ın dizisinde

ATV’nin sevilen mafya dizisi Eşkiya Dünyaya Hükümdar Olmaz kadrosunu sürpriz bir oyuncu ile güçlendirdi.
Başrollerinde Oktay Kaynarca, Kenan Çoban, Deniz Çakır, Müjde Uzman, Yunus Emre Yıldırımer, Ozan Akbaba gibi isimler yer aldığı Eşkiya Dünyaya Hükümdar Olmaz kadrosunu genişletiyor. En son Kenan Çoban’ın oyuncuları arasına katıldığı diziden yeni bir transfer haberi geldi.

Çocuk denecek yaşta girdiği yer altı dünyasında adaletiyle nam salan Hızır Çakırbeyli’nin devletle ve ailesiyle olan karmaşık ilişkileri ekrana getiren Eşkiya Dünyaya Hükümdar Olmaz’a Kurtlar Vadisi Pusu ve Reaksiyon dizilerinde rol alan usta oyuncu Erdal Küçükkömürcü transfer oldu.erdal küçükkömürcü
ERDAL KÜÇÜKKÖMÜRCÜ KİMDİR?
1958 doğumlu olan Erdal Küçükkömürcü, 1981 yılında Ankara Devlet Konservatuarı’ndan mezun olmuştur. Mezun olduktan sonra Ankara Devlet Tiyatroları’nda göreve başlayan usta isim, üniversitede oyunculuk eğitmenliği yapmıştır. Çeşitli kurumlarda ses, diksiyon, beden dili alanlarında seminerler veren Erdal Küçükkömürcü, çeşitli televizyon ve sinema çalışmaları da yapmakta, Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi’nde oyunculuk dersleri vermeyi sürdürmektedir. Kurtlar Vadisi Pusu dizisinde İsrailli bir devlet ajanı olan Shamir Hebron’u canlandıran usta oyuncu, en son 2014 yapımı Reaksiyon dizisinin kadrosunda bulunmuştur.

EŞKİYA DÜNYAYA HÜKÜMDAR OLMAZ KONUSU

Eşkiya Dünyaya Hükümdar Olmaz, yeraltı dünyasının ünlü ismi Hızır’ın davasını ve aşkını anlatıyor. Hızır Çakırbeyli, sevda adamıdır. Sevmekten hiç kaçmaz, sevilmeyi de pek sever. Hayatındaki tüm kadınların odağında olmak ister; annesi, karısı, kızı ve sevgilisinin. Kardeşini, oğlunu, yeğeninin ve ailesinin diğer fertlerini de canından aziz tutar, onlar için fedakâr bir babadır. Bu özellikleri onun sonu olacak yerde Hızır’ı yeraltı dünyasında da yüceltir. Sözüne güvenilir, daima iş yapılır bir adam haline gelmişken devletin radarına takılır. Devlet “bazı” gayrımeşru faaliyetleri kontrol etmek için ondan iyi bir aday olmadığını düşünür. Bu Çakır’a en büyük olma teklifidir. Teklif öyle iki tarafı keskin bir kılıçtır ki, kabulü halinde “mafya” ailesine ihanet, reddi hali ise ebediyen mahkûmiyettir. Devletin, Hızır Çakırbeyli’ye koltuğunu vaat ettiğini farkeden büyük patron Ünal Kaplan, etrafını ihanetle örülü bir ağla çevirir.