Başbakanın Dudakları Okunacak

MHP Genel Başkanı dudak okuma yöntemiyle çözdüklerini iddia ettikleri ‘küfür skandalı’ için ilk kez konuştu..

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Başbakan Erdoğan’ın, ‘dudak okuma’ ile ilgili sözlerine “Hayatında hiç küfür etmediğini, küfür etmeyi sevmediğini ve böyle bir seviyeye düşmeyeceğini söyleyen Sayın Başbakan’ın, devletin tüm yetkilerini kullanarak, dudak okuma uzmanlarından bir heyet oluşturarak, ’ben orada acaba ağzımdan neleri kaçırdım, hangi ruh halinde neleri söyledim’ diye bir inceleme yapmasında yarar vardır” karşılığını verdi. Bahçeli, “Sayın Başbakanın elimizden kaçması mümkün değil” diye konuştu. Bahçeli Başbakan’ın söyledikleri içinde tek doğru cümlenin ‘Bahçeli ve ekibi niyet okumada oldukça kabiliyetliler’ şeklindeki ifadesinin olduğunu belirterek “Gerçekten bu cümle doğrudur. MHP kimin hangi niyette olduğunu yüksek önsezisiyle fark ediyor ve milleti de bu manada uyarıyor”dedi

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, parti genel merkezindeki bayramlaşma töreninin ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Başbakan Erdoğan’ın, ‘dudak okuma’ ile ilgili dün söylediği sözlerinin hatırlatılması ve olayla ilgili ne zaman dava açacağının sorulması üzerine Bahçeli şöyle konuştu: “Sayın Başbakan, her bayramda, her cuma çıkışında o günün manasıyla çelişen, iftiralar yüklü, yalanlarla dolu açıklamalarda bulunmaktadır. Bu cuma günü bayramın da birinci günü olduğu bir dönemde yine bazı açıklamalarda bulunmuştur. Bunlardan tek bir cümle doğrudur, o da ’Bahçeli ve ekibi niyet okumada oldukça kabiliyetliler’ cümlesidir. Gerçekten bu cümle doğrudur. MHP kimin hangi niyette olduğunu yüksek önsezisiyle fark ediyor ve milleti de bu manada uyarıyor. Sayın Başbakan’ın niyetinin ne olduğu çok açıktır, Türkiye’yi 36’ya bölmektir, alt kimliklerle bir etnik çatışmayı sürdürmektir. Partisi artık AK Parti olmaktan çıkmıştır, artık partisi bölen bir parti haline gelmiştir. Burası doğrudur ancak hayatında hiç küfür etmediğini, küfür etmeyi sevmediğini ve böyle bir seviyeye düşmeyeceğini de söyleyen Sayın Başbakan’ın, devletin tüm yetkilerini kullanarak, dudak okuma uzmanlarından bir heyet oluşturarak, ’ben orada acaba ağzımdan neleri kaçırdım, hangi ruh halinde neleri söyledim’ diye bir inceleme yapmasında yarar vardır.”

-“SÖYLEDİKLERİ BİZCE MALUM”-

Başbakan’ın Genel Kurul’da söylediklerinin kendilerince malum olduğunu, inceleme yaptıklarını belirten Bahçeli, buna bir ceza davasıyla karşılığının verileceğini kaydetti ve “Sayın Başbakan’ın elimizden kaçması mümkün değil” dedi. Bahçeli, Kafes operasyonu ve Danıştay’ın verdiği katsayı kararıyla ilgili bir soruya ise iki konuyla ilgili de görüşlerinin net olduğu karşılığını verdi. Bahçeli, “Bunu sürekli tartışmanın Türkiye’ye sağlayacağı bir fayda yoktur. Konu yargıya intikal etmiştir. Özellikle basın mensupları da yargının bu çalışmalarını sabırla beklesinler. Yargının kararları daha netleşmeden yorum yapma alışkanlığından da vazgeçsinler” dedi.

-“HİÇBİR ÖNLEMEMİZ YOK”-

Bahçeli, domuz gribiyle ilgili bir soruya ise “Hiçbir önlemimiz yok. Domuz gribinin olduğuna da inanmıyoruz. Her şey Cenab-ı Allah’ın takdiridir” karşılığını verdi. Bahçeli, hükümetin bayram mesajlarında Türk bayrağını kullanmasını nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine “Bir bölen için çok hayırlı bir adım olarak görüyorum”dedi.

-“İKİ BAYRAM ARASI YIKIM PROJESİ DERİNLEŞTİ”-

Bahçeli, bayramlaşma töreninde yaptığı konuşmada ise Ramazan Bayramı ve Kurban bayramında siyasilerin ve kurumların bayram mesajlarına dikkat çekti. Bahçeli şunları söyledi: “Özellikle, ’devletin zirvesinde uyum var, büyük fırsatlar doğmaktadır, bunun adına ne derseniz deyiniz, mutlaka bu sorun çözülmelidir’ düşüncesinin ortaya atıldığı günden bugüne geçen sürecin 69 günü, iki bayram arası olarak görülmektedir. İki bayramda, kardeşlik vurgusu, birlik beraberlik düşüncesi tamamen ortadan kaldırılarak, önce 36’ya, sonra da bu ülkenin topraklarını ikiye bölerek, millet içerisinden millet yaratma gayretlerinin yani bir beka sorunu olarak gördüğümüz konuların ne gibi gelişmeler ortaya çıkardığını hep beraber görmeliyiz ve düşünmeliyiz. Bu yapılmadığı takdirde bayramlarda gelişigüzel söylenen sözlerin hiçbir anlamının olmadığı anlaşılacaktır. İki bayram arasında neler söylenmiş ise bunlar teker teker analiz edilmeli, neler yapılmıştır, bunları görmek lazım. Bu iki bayram arasında yıkım projesi derinleşerek, perçinleşerek devam etmiştir. İnşallah bundan sonraki dönem için herkes aklını başına alır

Bunlar da hoşunuza gidebilir...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir