Akraba evliliği kalıtsal hastalıkları artırıyor

Türkiye’de tüm uyarılara rağmen fazla görülen akraba evliliği çeşitli kalıtsal hastalıklara neden oluyor. Bunların başında da Akdeniz anemisi olarak bilinen talasemi geliyor.

ANTALYA – Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı ve Pediatrik Hematoloji Onkoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Akif Yeşilipek, Türkiye’de akraba evliliği oranı fazla olduğu için çocuklarda birçok kalıtsal hastalıkların görülme oranının da yüksek olduğunu bildirdi.

Prof. Dr. Yeşilipek, ”Türkiye’de bir çalışma yapsanız evliliklerin yüzde 30-35’inin akraba evliliği olduğunu bulursunuz. Bu evlilikler kalıtsal hastalıkları beraberinde getiriyor” dedi.

Kemik iliği nakli deyince sadece kanser hastalarının akla geldiğini belirten Yeşilipek, kanser dışında birçok kalıtsal hastalığı bulunan hastanın da kemik iliği beklediğini söyledi. Kalıtsal hastalıkların bir kısmının sadece kemik iliği ile tedavi edilebildiğini kaydeden Prof. Dr. Yeşilipek, Akdeniz bölgesinde en çok görülen kalıtsal hastalığın halk arasında Akdeniz anemisi olarak bilinen talasemi olduğunu vurguladı.

Akdeniz Üniversitesi olarak yaklaşık 400 hastaya kemik iliği nakli yaptıklarını, bunun 150’sinin talasemili hastalar olduğunu ifade eden Yeşilipek, 100 civarında talasemili hastanın da kemik iliği nakli beklediğini bildirdi. Çok sayıda çocuğun akraba evliliğinden kaynaklı bağışıklık yetmezliği sorunu bulunduğunu dikkati çeken Yeşilipek, ”Akraba evliliklerinde bu hastalıkların görülme ihtimali toplumun diğer bireylerine oranla daha fazla” diye konuştu.

ERKEK ÇOCUKLAR 1 YAŞINA GELMEDEN ÖLÜYOR
Akraba evliliği sonucu doğan çocukların bir kısmının 1 yaşına gelmeden tekrarlayan ağır enfeksiyonlar nedeniyle kaybedildiğini, ailelerin ‘ bizim erkek çocuklarımız yaşamıyor’ dediğini anlatan Yeşilipek, ”Bunun altında bağışıklık yetmezliği hastalıkları vardır, bunların bir kısmı akraba evliliklerinden kaynaklanıyor” dedi.

‘Lorenzo’nun yağı’ filmine konu olan hastalığın da metabolik bir hastalık olduğunu vurgulayan Yeşilipek, kemik iliği nakliyle metabolik hastalıkların tedavisinin de yapıldığını anlattı.”Son bir kaç yıl içerisinde kanser hastalarının sayısı oldukça arttı” diyen Yeşilipek, bir kaç yıl önce yılda 40-45 yeni hastaya tanı koyarken şimdi 70-80 civarında yeni hastaya tanı konulduğunu bildirdi.

ATEŞ, İŞTAHSIZLIK, HALSİZLİK VE KANAMAYI CİDDİYE ALIN
Prof. Dr. Akif Yeşilipek, çocukluk çağı lösemilerinde erken tanı konulan hastaların ilaçla tedavi olma şansının yüzde 80 olduğunu belirtti. Çocukluk çağında löseminin bulgularının ateş, iştahsızlık, halsizlik, kanama olduğunu kaydeden Yeşilipek, şunları söyledi:

”Lösemililerin yarısına yakınının bulgusu ateş ama ateş bütün çocuklarda bir enfeksiyon durumunda görülen bir şey. Kanama da önemli bir bulgu. Trombosit sayısı düşünce ciltte kırmızı lekeler oluşuyor, burun kanamaları gibi durumlar görülebiliyor. Bu lösemi için bir ipucu olabilir ama bu ileri dönemlerde görülen bir bulgudur. Lösemi hastalarımızın üçte birinde kemik ağrısı görülüyor.”

Çocukların sağlıklı olması için dengeli beslenmesinin önemine değinen Akif Yeşilipek, ”Çocuklar yeterince et yemeli. Balığı, taze meyve ve sebzeyi dengeli şekilde tüketmeli” dedi.

Bunlar da hoşunuza gidebilir...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir