2017 Ramazan Bayramı tatili kaç gün olacak?
Ramazan ayının yarısını geride bıraktığımız bu günlerde Ramazan Bayramı tatilinin kaç gün olacağı ve tatilin hangi güne denk geldiği sorgulanmaya başlandı. Bir başka adı Şeker Bayramı olan Ramazan Bayramı tatili kaç gün olacak? Bu yıl verilecek fitre miktarı ne kadar?
İslam dünyası için Ramazan ayı ayrı bir yere sahiptir. Rahmet kapılarının ardında kadar açıldığı bu mübarek ayda insanlar maddi ve manevi olarak kirlerden temizlenme fırsatı yakalarlar. Ramazan Bayramı’na yaklaştığımız şu günlerde Ramazan Bayramı tatilinin de kaç gün olacağı sorusu sorulmaya başlandı. Bir aylık sürecin ardından sona erecek olan Ramazan ayı 24 Haziran Cumartesi günü son bulacak.
RAMAZAN BAYRAMI TATİLİ KAÇ GÜN OLACAK?
Ramazan Bayramı’nın birinci günü 25 Haziran Pazar gününe denk geliyor. Ramazan Bayramı’nın arefe günü 24 Haziran Cumartesi bu yılın son oruçları tutulacak, son defa iftar sofraları kurulacak. Bayramın hafta sonuna denk gelmesinden dolayı diğer yıllarda olduğu gibi uzun bir tatil dönemi yaşanmayacak. Hafta içi çalışanlar tarafından sadece 2 gün tatil yapılabilecek. Bayramın ardından da Çarşamba günü, çalışan kişiler tarafından yeniden iş başı yapılacak. Bayram tatili hafta sonu ile birleştirilip uzatılır mı sorusu ise henüz yanıt bulmadı. Bu konu ile ilgili olarak resmi açıklama yapılmadı.
2017 BAYRAM TARİHLERİ
2017 yılı Ramazan Bayramı ve Kurban Bayramı tarihleri;
Ramazan Bayramı Arefe Günü – 24 Haziran Cumartesi
Ramazan Bayramı 1. Günü – 25 Haziran Pazar
Ramazan Bayramı 2. Günü – 26 Haziran Pazartesi
Ramazan Bayramı 3. Günü – 27 Haziran Salı
Kurban Bayramı Arefe Günü – 31 Ağustos Perşembe
Kurban Bayramı 1. Günü – 1 Eylül Cuma
Kurban Bayramı 2. Günü – 2 Eylül Cumartesi
Kurban Bayramı 3. Günü – 3 Eylül Pazar
Kurban Bayramı 4. Günü – 4 Eylül Pazartesi
ORUCUN SAĞLIĞA ETKİSİ
Oruç tutan kişiler tarafından orucun sağlığa etkisi ve orucun yararlı olup olmadığı sorgulanıyor. Oruç tutan kişilerin az yemesi vücut sağlığı için önemli görülür. Zekat veren kişiler tarafından mallarının kirlerden korunuyor olması gibi oruç tutan kişiler de vücutlarının zekatlarını ödemiş olurlar. Oruç tutulan zamanlarda insan vücudu bir makine gibi bakıma girmiş olur. Vücudun direnme potansiyeli ve zindeliği artar. İç organları saran yağlar erimiş olur. Kalp, mide, karaciğer ve böbrek hastalıklarına karşı oruç ile direnç oluşur. Karaciğer sindirimle de görevlidir. Oruç tutulurken birkaç saat dinlenme imkanı bulur ve gıda depolama işi için ara verir. Bu sürede mide de dinlenmeye geçer. Kan hacmi azalır ve tansiyon düşer. Bunun sonucunda da kalpte rahatlama meydana gelir. Damar sertliğine de iyi gelen oruç, bu gibi rahatsızlığı olanlar için Ramazan ayı dışında da tutulması önerilir.
SAHURA KALKMADAN ORUÇ TUTULUR MU?
Ramazan ayı geldiğinde oruç tutan kişiler, sahura kalkmadan oruç tutulup tutulmayacağını merak eder. Sahur vakti kalkmak ve bir şeyler yiyip içmek oruç tutacak kişiler için faydalıdır. Çünkü sahura kalkarak tutulacak olan oruç için hazırlık yapılmış olur ve bu dayanıklılık kazanılmasını sağlar. Sahur yemeğinin yenmesi gerektiği ile ilgili olarak da peygamber efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v) şöyle buyurur; ‘’Sahura kalkın çünkü sahur yemeğinde bereket vardır.’’ Sahura kalkmadan oruç tutmak isteyenler de oruç tutabilirler ancak peygamber efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v) tarafından da belirtilmiş olduğu gibi sahur vakti kalkarak o bereketten yararlanmak gerekir. Sahur sadece oruca hazırlık süreci değildir. Sahura kalkanlar tarafından ibadet, zikir ve dua için de vakit ayrılmış olunur. Bu da sahurda kalkanların manevi olarak daha çok pay almasını sağlamaktadır.
ORUCU UNUTARAK YEMEK YA DA İÇMEK ORUCU BOZAR MI?
Oruçlu olan kişinin oruçlu olduğunu unutarak bir şeyler yiyip içmesi durumunda orucunu kesinlikle bozmaması gerektiği ve orucunu tamamlamasında herhangi bir sakınca olmadığı peygamber efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v) tarafından belirtilmiştir. Oruçlu olduğu halde bir şey yiyen ya da içen kişilere yönelik olarak ‘’Onu Allah yedirmiş ve içirmiştir’’ ifadesi kullanılır. Yani bu kişilerin içtikleri ve yedikleri yüzünden oruçları bozulmaz. Dini bazı kaynaklara göre de oruç tutanın yanlışlıkla yiyip içtiğini birinin görmesi durumunda, orucu tutan kişi eğer halsiz ve zayıf düşmüş olarak görülürse ona oruçlu olduğunun hatırlatılmaması gerektiği belirtilir. Eğer orucu tutan gücü ve kuvveti yerinde birisiyse orucunu unutarak içmeye ve yemeye başladığında uyarılmalıdır.
ORUÇ HANGİ DURUMLARDA BOZULMAZ?
Kan aldırmak, göze ilaç damlatmak, dişlerin arasında kalan ve boyutu nohuttan küçük olan kırıntının yutulmuş olması, kişinin istemsizce kusması, kişinin istemeden boğazına toz ya da Duman girmesi, balgamın yutulması, tükürüğün yutulması göze makyaj yapılması gibi durumlarda kişinin orucu bozulmaz.
FİTRE NE ZAMAN VERİLECEK?
Fitrenin ne zaman verileceği ve fitre miktarının ne kadar olduğu sorgulanmaya başladı. 2017 yılı için Din İşleri Yüksek Kurulu tarafından belirlenen fitre miktarı 16 Türk Lirasıdır. Geçen yıl 15 lira olan fitre miktarının bu yıl 1 lira arttırılarak 16 lira olması kararı alındı.
Fitre, Ramazan Bayramı’ndan bir gün öncesinde ya da Ramazan Bayramı birinci gününde verilebilir. Fitre bu vakitlerden daha önce de ihtiyaç sahibine verilebilir. Fitrenin daha önce verilmesi, fitre verilecek kişinin de bayram için ihtiyaçlarını erkenden karşılamasını sağlar. Bu yıl belirlenmiş olan fitre miktarı, 2018 yılı Ramazan ayının başlangıcına kadar geçerli olacaktır. Fitre vermesi gereken ancak fitre vermek için yeterli maddi güce sahip olmayan kişiler tarafından Allah’tan af dilenir. Günlerin uzun olması nedeniyle oruç tutamayacak durumda olan yaşlı ve hastaların da kısa günlerde oruç tutup kaza etmeleri gerekir.
FİTRE KİMLERE VERİLİR?
‘’Sadakalar, Allah’tan bir farz olarak ancak fakirler, düşkünler, zekat toplayan memurlar, kalpleri İslam’a ısındırılacak olanlarla köleler, borçlular, Allah yolunda cihad edenler ve yolda kalmış olan yolcular içindir. Allah hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.’’ Fitre verilirken bunun fitre olduğunun da belirtilmesi gerekmez.
Fitre babaya, anneye, çocuklara, gayrimüslimlere ve zengin durumda sayılan kişilere verilmez. Fakir durumdaysa kardeşe, kayınvalideye, kayınpedere, kayınbiradere, üvey babaya, üvey anneye, üvey çocuğa, geline ve damada fitre verilebilir.
FİTRE KİMLERE VERİLMEZ?
Fitrenin verilme amacı, yoksul sayılan ve durumu olmayan Müslüman kişilerin ihtiyaçlarının karşılanmasıdır. Verilen fitreler ile Ramazan Bayramı mutluluğu Müslümanlar arasında paylaşılmış olunur. İsteyen kişiler fitreyi sadece bir kişiye değil de durumu olmayan, yoksul birden fazla kişiye verebilirler. Fitre verecek kişi, fitresinin bulunduğu yerdeki yoksul kişilere vermelidir. Fitre verenler tarafından dikkat edilmesi gereken bir başka nokta da verilecek fitre miktarının o kişinin günlük olarak gıda ihtiyacını karşılamasıdır.
RAMAZAN VE ORUÇ İLE İLGİLİ AYET VE HADİSLER
Temizlik imanın yarısı, oruç da sabrın yarısıdır. (Müslim)
Gerçek oruç, sadece yiyip içmeyi değil, boş ve hayasızca sözleri de terk ederek tutulan oruçtur. (Hakim)
Allah yolunda bir gün oruç tutanı, Allah’ü Teala yetmiş yıllık mesafe kadar cehennemden uzaklaştırır. (Buhari)
Ramazanın başı rahmet, ortası mağfiret sonu ise Cehennemden kurtuluştur. (İ. Ebiddünya)
Ramazan orucu farz, teravih sünnettir. Bu ayda oruç tutup, gecelerini de ibadetle geçirenin günahları affolur. (Nesai)
Peş peşe üç gün oruç tutabilenin, Ramazan orucunu tutması gerekir. (Ebu Nuaym)