Sevgililer Günü’nün yaklaşması ile birlikte bazıları özel günlerde olduğu gibi heyecan içinde hediye telaşına düşerken, pek çok kişi de hayatında biri olmadığı için hüzünlenmektedir.
Ancak bu romantik günü yalnız da olsa mutlu geçirmek birkaç basit öneri ile mümkün olabilir. Memorial Etiler Tıp Merkezi’nden Uz. Psikolog Tuba Erzan Kıran, 14 Şubat Sevgililer Günü öncesinde bu günü yalnız geçireceklere önerilerde bulundu.
Mutlu bir ilişki sağlığımız için beslenme ve egzersiz kadar önemli
İlişkilerin ruh sağlığı üzerinde önemli etkileri olduğu bilinmektedir. Hatta hayatımızda iyi ilişkilerin olmasının sağlığımız için beslenme ve egzersiz kadar olumlu yönde etkileri olduğu belirtilmektedir. Bilimsel araştırmalar hem romantik ilişkinin hem de anne-çocuk sevgisinin sinirsel temellere dayandığına işaret etmektedir. Her iki tür sevginin de beyinde “oksitosin” ve “vazopressin” adı verilen hormonların çalıştığı alanları aktif hale getirdiği, salgılanan bu hormonların da beyindeki negatif duyguları azalttığı gözlemlenmiştir. Bu hormonların etkilerinin aynı zamanda sosyal yakınlık kurma, şefkat, bağlanma gibi olguları da açıkladığı araştırmalarla açıklanmıştır. Bir annenin çocuğuna en değerli vazosunu kırmasına rağmen kızamaması ya da bir kişinin sevgilisinin hatalarına rağmen onu kolayca affedebilmesi bu durumu özetleyen örneklerdir.
Önce kendinizle ilişkiniz iyi olmalı
Yalnızlık, kişilerin yaşantılarına verdikleri anlama göre olumlu veya olumsuz olarak algılanabilir. Yalnızlık duygusuna bakış açısı ve başa çıkma yöntemleri kişilere göre farklılık göstermektedir. Bazıları bu durumla sosyal çevre ve etkinliklere daha fazla odaklanarak başa çıkarken, bazıları da gittikçe içine kapanmaktadır.
Sevgililer Günü’nde sadece yalnız olmaya odaklanmak yerine ilişkilere biraz daha geniş açıdan bakıp, diğer zamanlarda sevdiklerinizle kurduğumuz ilişkilerin nasıl olduğuna odaklanmak yerinde olacaktır. Sevgiliniz olsun veya olmasın aslında tüm sevdiklerinizle kurduğunuz ilişkiler sizi büyütür ve geliştirir. Bu ilişkilerin kalitesi de keyifli yaşamın ana unsurunu oluşturmaktadır.
Sevgililer Günü’nü yalnız geçirecekseniz bu önerileri dikkate alın
• Öncelikle duygularınızı kabul edin. Sevgililer Günü’nde yalnız olduğunuz için kendinizi üzgün hissediyorsanız, öncelikle bu duygunuzu kabul etmeye çalışın. Etrafınız çiftlerle doluymuş gibi göründüğünde üzgün hissetmek doğaldır; ancak duygularınızla barışın ve geleceğe odaklanın.
• Sevgililer Günü’nün gerçek anlamını hatırlayın. Bu gün sadece evli çiftler ya da sevgililer için değildir. Bugün size yakın olan kişilere değer verdiğinizi göstermek için bir fırsattır. Bunun sadece romantik bir durum gibi yaşanmasına izin vermeyin.
• Kendinize güne özel bir plan yapın. Sevgililer Günü’nde yalnız olmaya odaklanmaktansa, heyecanlı bir şey planlamak için kendinize izin verin. Örneğin, yapmaktan hoşlandığınız ama uzun zamandır ertelediğiniz bir aktivite ya da bir hafta sonu tatili planlayın.
• Kendinize hoşgörülü davranın. Kendinize lezzetli bir yemek, sevdiğiniz bir film veya kitap hediye edin. Çünkü Sevgililer Günü’nde tek başına olmak da yine sevdiğiniz ve değer verdiğiniz birine yani kendinize sevginizi ve şefkatinizi göstermektir. Sahip olabileceğiniz ilk ve en önemli ilişkinin kendinizle olan ilişkimiz olduğunu hatırlayın.
• İlişki hedeflerinize açıklık getirin. İyi bir ilişki duygularımızı ifade etmemize, yeni deneyimler yaşamamıza olanak tanır, bizi besler ve geliştirir. Son olarak, ilişkilerin yatırım gerektirdiğini, bizden beslendiğini ve bizi beslediğini hatırlayın, anlamlı ve derin ilişkiler kurmak için çaba harcayın.